[Pardus-kullanicilari] Pardus-kullanicilari Toplu Mesajı , Sayı 30, Konu 21

[Akın Ömeroğlu]

Merhabalar, yorumlarınıza ilişkin söyleyebileceğim şeyler aşağıda yer alıyor.
>
> 1) (...)

Bu konuda daha önceden çok tartışıldı. Bir zamanlar adını verdiğiniz oluşum da 
şu an yer imlerinde yer alan diğer sitelerle beraber oradayken daha sonra 
olan bazı _ciddi_ olaylar neticesinde (kaldı ki bu olayları burada tekrar 
açıp yüz kere tartışılan bir konuyu tekrar tartışmayacağım eğer kişisel 
merakınız olursa biraz internette arama yapmak merakınızı giderecektir) bu 
yer imlerinden kaldırıldı. IRC gibi bir gerçek zamanlı yardım aracı ile forum 
gibi bir başka yardım kanalını pek tabi burada karşılaştırmamak lazım. 

Birilerini sürekli dışlama halinin yine başınıza gelen örnekten yola çıkarak 
söylemiş olduğunuzu düşünüyorum. Bugün geliştirici hesabı olan insanların 
birçoğu kullanıcıydı sadece. Örneğin, bu listenin yöneticisi olan Gökmen de 
buna bir örnek.

Özetle, ben Pardus projesi adına konuşabilecek birisi değilim ve fakat projede 
yer alan pek çok insanı çok yakından tanıma gibi bir fırsata sahip olan biri 
olarak şunu söyleyebilirim ki projede yer alan kimse _ama kimse_ gerçekten 
katkı vermeyi isteyen kimseyi dışlamıyor. Size anlatmaya çalıştığım bu.

>
> 2) Benim yaşadığım durumu kişisel bir olay olarak demişsiniz. Afedersiniz
> ama kendinizden örnek vererek anlattığınız Özgürlük İçin moderatörlük
> hikayeniz de sizin kendi tecrübenizdir. Birileri es kaza size ön yargısız
> ve stressiz yaklaşmış siz de olaya birşeyler katmak için çaba
> sarfetmişsiniz. Bize böyle davranılmadı. Biz de derdimizi ifade ettik. O
> davranışı sergileyen arkadaşınız diye bu bana yapılmadı diyemeyeceğim.
>

"Derdinizi" ifade etmek pek tabii hakkınız zaten buna da karşı çıkacak 
değilim. Kendimden verdiğim örnek bugün Deniz Ege Tunçay, Gökmen Görgen ya da 
Ekrem Seren gibi adı aklıma sadece ilk bir kaç saniye içinde gelen kişiler 
için de geçerli. Söylemek istediğim projenin ilk e-postanızda bahsettiğiniz 
ithamlarla "suçlanabilmesi" için kendi yaşadığınız tek tecrübeye değil 
projenin genelini uzun bir zaman kesiti incelemek gerekir. Benim kendimden 
bahsederek verdiğim örnek durumun sandığınızın aksi şeklinde olduğunu 
göstermekti.


> 3) O bahsettiğiniz yardımları gönüllülük esasıyla bilgimiz dahilinde biz de
> yapıyoruz. Konu gönüllülük esası konusu değil. Hepimiz bir konuda
> gönüllülük esasıyla birşeyler yaparken birilerinin kendisine verilen yetki
> ile, hele IRC kanal operatörlüğü gibi bana göre son derece uyduruk bir
> yetki ile diğerini ezmesi konunun mantığına zarar verir. (IRC konusu
> açılmışken Nihat Bey'in mesajına da teşekkür ediyorum. Tam olarak da bunu
> söylüyorum Nihat Bey. Ortada pardusgeyik veya bu olay sonrası benim açtığım
> pardus-sohbet odaları gibi odalar da eklensin sonraki sürümlerdeki kanal
> listelerine. En azından nerede ne yapılacağı ile ilgili insanların
> fikirleri olsun.

Eğer böyle bir isteğiniz varsa bunun belirtileceği yer ne yazık ki bu liste 
değil. Bildiğiniz gibi Pardus'un bir hata takip sistemi var. Eksikliğini 
gördüğünüz bu konuyu ilgili paket olan Konversation için bir iyileştirme 
önerisi olarak açabilir ve bu eksiklikle ilgili argümanlarınızı orada 
belirtip geliştiricilerden bu istekte bulunabilirsiniz.



>
> 4) Özgür yazılımın kime ait olduğu ile ilgili sorularda ortada dolanan
> "Özgür yazılım özgürdür. Kimsenin değildir" lafı dillere pelesenk olmuş
> şekilde dolaşıyor. Ancak benim gördüğüm, iş realizasyona gelince, insanları
> gerçek anlamda yönlendirecek olan sistem içi default değerler, ilk sürümden
> beri buralarda olup arkadaşlığı kurmuş bir kaç insanın oluşturduğu siteler
> ve yardımcı ortamlara ayarlı ve sürüm değişiyor ama bu adresler pek
> değişmiyor. (somut iki örneği de birinci maddede yazılı). Dolayısıyla
> yönetim kadrosunun, pardus wikinin, ve özgürlük için'in  "özgür yazılım"
> söylemleri, George W. Bush'un Irak'a demokrasi getirme söylemleri gibi
> görünüyor. Hiç mi bir Allah'ın kulu "Ya arkadaşlar bakın yeni insanlar yeni
> kaynaklar var. Bunlar da yeni sürümlerde bulunsun" demiyor? O zaman gerçek
> anlamda gönüllülük esasıyla çalışan arkadaşların yükü hafiflemez mi ? Ama
> hayır. Ortada görünen bir tek şey varsa Linux'un ve türevlerinin çıkış
> noktasına tamamen ters bir statükocu durum söz konusu. Yani kısaca ortam
> demokratik ama birileri için daha demokratik. Benim fikrim bu.

Sanıyorum bir önceki e-postamı tam olarak okumadınız. Ben verdiğim cevapta 
özellikle tırnak içinde bir kelime yazdım. "Topluluk" Ben şahsen özgür 
yazılımın kimsenin olmadığına inanmıyorum aksine özgür yazılımın o yazılımı 
kullanan "topluluğa" ait olduğunu düşünüyorum. Araştırmadığınızı görüyorum ne 
yazık ki... Lütfen bir bakın Pardus'un hangi sürümünde Özgürlükİçin o yer 
imlerine eklenmiş lütfen bir bakın Özgürlükİçin ne zaman açılmış bu fikir ne 
zaman ortaya çıkmış... Özgürlükİçin'in yöneticilerinden biri olarak bu 
ithamınızı asılsız bulduğumu söylemek isterim. Özgürlükİçin ve Pardus-Wiki 
bugün binlerce üyesinin tek tek katkılarını alan, karar mekanizmasındaki her 
aşamanın kullanıcılar ile beraber alındığı bir ortamken _kısa süreli_ ve 
sübjektif gözlemler neticesinde söylediğiniz bu sözleri üzülerek 
karşıladığımı belirtmek isterim. 

Sizden ricam bu akşamınızı bahsettiğiniz mecraların tartışma sayfalarını ve 
arşivlerini dolaşarak geçirmeniz. Düşüncenizi destekleyecek bir argüman 
bulabileceğinizi hiç zannetmiyorum.

Tabi benim fikrim bu diyerek işin içinden de sıyrılabilirsiniz katılmamakla 
beraber saygı duyuyorum. Bunun yanında bahsettiğiniz konularda sizde bu 
düşünceyi yaratan konuları ve getirdiğiniz çözüm önerilerini bu listede 
değil -zira yeri burası değil- ama ilgili e-posta listelerinde yazmanızı 
isterim.


>
> Sevgiler, saygılar
>
> Ceyhun
>
>


-- 
Akın Ömeroğlu
www.ozgurlukicin.com