From: yusuf@gazi.edu.tr
Date: Tue 08 Jul 2003 - 21:49:46 EEST
Bir Linux uzmanı kaç saatte yetişir?
60 saatte?
100 saatte,
200?
600 saatte?
Bir Linux eğitimci kaç saatte yetişir?
Bir eğitimcinin eğitimi kişi/saat /maliyeti ne kadardır?
Türkiye de aynı anda toplam kaç kişi bilgisayar başında bilişim eğitimi
alabilir?
Türkiye (üniversitelerdeki mevcut kapasiteye ilave ve ek veya destek olarak
Yılda kaç bin kişi bilişim uzmanı yetiştirebilir?
Şu anda kaç tane mühendislik mezunu işsiz insan vardır?
Bilişimciler neden işsiz kalır?
Ben bu işi biliyorum diyen bilişimci ve hatta Linux cunun da eğitim almaya,
sertifikasyon ve akreditasyona ihtiyacı varmıdır?
Eğitimcilerin eğitimi önemli bir işmidir? veya ne kadar önemlidir?
Türkiye de profesyonel düzeyde dunyada geçerli müfredatta eğitim yapabilecek
Linux eğitimcisi vardır?
Dünyada geçerli Linux eğitim müfredatı nedir?
Bunun ulusal uyarlaması nasıl olmalıdır?
Ulusual sertifika ve akreditasyon otoritesi kim ve ya hangi kurum olmalıdır?
Mesela METU gibi bir kurum bu işi ben daha iyi yaparım derde bu işi zimmetine
geçirirse neler olur?
Peki eğitim yöntemimiz ne olmalıdır?
Linux ta kaç yüz tane proje temelli çözüm vardır?
Linux bir imkanlar ve ihtimaller ortammıımdır veya bir çözüm geliştirme ve
uygulama platformumudur?
Doğru soru sormakla doğru hedefler arasında bir ilişki varmıdır?
Yoksa soru sormadan hedeflerimize yürümek daha mı iyidir?
Hatta hedeflerimiz neler olmalıdır diye sormakta hedeflerimizin
ulaşılmazlığını küçümsemek mi olur?
Bizim hedeflerimiz ulaşılmaz şeyler midir?
Bir bilişimci 600 saatte yetişirse bunun toplam maliyeti nedir?
Bir Awacs erken uyarı uçağı fiyatına kaç bilişimci yetişir?
Bilişim eğitimi işzisliği azaltır mı? Bilişimciler arasında işsizliğe mi yol
açar?
Bilişim sektöründe çalışan işgücü nün sürekli eğitim ihtiyaçları nasıl
karşılanır?
Bilişimci iş bulamazsa ne yapar?
Lütfen bu soru lara yenilerini ilave edin soru sormak cevabı olmaktan daha
heyecanlı gelmeye başladı bana. Nasıl olsa bir bilen vardır içimizde.
Linux ?eğitim tartışmalarını liste sevdi. Bu bence baya bir hayra alamet
gelişme.Ama diyalog ve görüşlerimiz daha çok TEGV - LKD işbirliği noktasında
gelişti.
Evet LKD diğer sivil toplum kuruluşalrıyla hatta TEMA gibi kuruluşlarla da
işbirliği yapmalıdır.
Türkiye teknolojik olarak ta verimsiz bir ülke olmaya doğru gitmesin.
Türkiye Teknoloji gelişme konvoyundan veya katarından kopmasın.
Sloganı veya anlayışı ile bence Türkiye çöl olmasın anlayışı arasında büyük
bezerlikler vardır.
STK lar Türkiye de güzel işler yapıyor. LKD bunlardan birisi bence.
Ama hepimizin arzusu LKD en az bunlar kadar etkili olmalı kendi
kategorisinde.
Teknoloji treni Linux ve Açık Kaynak konvoıyu olarak yeniden kapımızın
önünden ve bizim topraklarımızdan geçiyor.
Fazla eğlenmeye ve vakit kaybetmeye zamanı yok. Çok hızlı yol alıyor.
Biz ne edip edip trene daha fazla adam bindirmek durumundayız.
Çünkü yarın çok geç olabilir.
Linux ve paketinden çıkan diğer yazılımlarda ve hatta paketlere girmeyen bir
sürü yeni projelerde açık kaynak bilgi (kod) sınırları çok hızlı
genişliyor.
Bunlara bizim genç ve nitelikli gençliğimizin ve bilişim işgücümüzün
katkısını artırmak zorundayız.
Bugün bilimsel gelişmişlik düzeyi uluslararası bilimsel yayınla ölçülmeye
başlandı.
Bilişim sektöründeki gelişmişlik düzeyimizde pekala açık kaynak yazılımlara
yaptığımız katkılarla ölçülebilir.
İnternet kafelerde sabahlayan gençlerimize bu teknolojileri tüketen değil
üreten insanlar olma fırsatını tanımalıyız.
Açık kaynak akımını üreten akım olarak kabul ve lanse etmeliyiz.
Kapalı kaynak kodlu yazılımları kullanmak tüketim ve teknolojik bağımlılık
getiriiyor yıllardır bu ülkeye.
Bize adamlar ne biçim yapmış yaa gibi aşağılık kompleksi kokan hayıflanmalar
düşüyor.
Gençliğimizin önüne model olarak yıllardır futbolcular, mankenler, talk show
cular, pop müzikçiler konuyor.
Bilişimciler, yazılımcılar, uluslararası önemli bilimsel başarılara imza
atmış bilim adamlarımız model olarak konmuyor.
Bu kişiler manşetlerden Tv programlarından devlet erkanının ödül törenlerine
davet edilmiyor.
Üniversiteler uyusunda büyüsün ninni şarkılarını söylemeye devam ediyor
öğrencilerine.
Öğrenciler uyudukça hocalar daha az çalışacaklar ve rahatları kaçmayacak.
Türkiye de bilişim sektörünün lider firmaları iyi birer uygulamacı taşeron
firma oldular.
Milyon dolarlık projelerinin önemli milyon dolarları lisans ücreti olarak
bayiliğini yaptıkları firmalara aktarılıyor.
Birkaç yüz Linux gönüllüsü insana yerli taşeron firma ve kişiler yeniden ve
yeniden bıkmadan bırakın bu işleri telkinleri yapma gayretindeler.
Linux dalgasının olanca haşmetiyle tekelci firmalara karşı yürüttüğü başarılı
çıkışını gözlerimizde saklamaya çalışıyorlar.
Son iki yılda çıkan dağıtımların hiçbirini bilgisayarlarına kurma zahmetine
katlanmadan kendi köşelerinden sırça köşklerinden ahkam kesiyorlar.
Açık Kaynak treni ile teknoloji üretebilecek ülke olma şansı bir kez daha
kapımızdan geçiyor. Bizi içine almaya AB den daha fazla niyetli. Kaç yıldır
kapımızın önünde bize kur yapıyor. Kompartımanlarında bize ayırdığı yeri
almamız için davet üstüne davet ler gönderiyor. Biz ise televolelere gençliği
kaptırdık. Trene bindirecek adam bulamıyoruz nerdeyse. Çünkü bu trenin
önemini kavramış bir baç yüz kişi güçlerini birleştirmiyor. Ortak projeler
geliştirmiyor.
Linux eğitiminden, tanıtımına kadar bir sürü işler bir kaç 10 kişinin sırıtna
kaldı.
Yeni insanlar katılamıyor aramıza çünkü Linux onlar için bir macera gibi
görünüyor. Seminerler gerekli ilgiyi toplasa bile gerekli bilgi altyapısını
sağlayamıyor.
Yani kısacası sistematik müfredatlı eğitimlere çok çok ihtiyaç var. Özellikle
Linux yazılımcısına geliştiricisine çok ihtiyacımız var. Tekno parklar, Tekno
kentler geliyor ufukta bir iki yıl sonra kapasiteleri 5 - 10 misli buyuyecek.
Buralarda çalışacak yazılım geliştirecek linux cular nerede? İçimzide bu
konularda bir fikri olan vardır elbette. Türkiye de Linux konusunda eğitim,
proje uygulama gibi alanlarda çalışan mevcut yeni girişim sayısı bir elin
parmaklarını geçmiyor. Bir çırpıda nerede ne var hepimiz biliyoruz. Tüm
klasik ekonominin bilgi altyapısını yeniden inşa etmeye soyunmuş koca bilişim
sektörümüzde bu küçük şirketlerin ve girişimlerin pazar payı ne olacak
dersiniz bugünkü gidişatla. Heme söyleyeyim. Biz dünya da Linux camiasına ne
kadar katkı veriyorsak iç piyasadan alacağımız payda o oranı bir santim
geçmeyecektir. Ne gerçekçi bir oran olduğunu düşününce daha iyi anlıyoruz.
Linux camiasının geleceği ve varlığı sayılarının e az 1000 misli büyümesine
bağlı. Bu camia buyudukçe Linux un Turkiyede projelerden aldığı pazar payı da
büyüyecek. Unutmayalım bilişim sektöründe sizi arzetmediğiniz hiç bir çözümü,
hizmeti ve ürünü kimse kendiliğinden talep etmez. Bilişim sektörü yenilik
yapar, üretir ve satar. Pazar üretimi takip eder. Diğer sektörlerde pazarın
talep potansiyeli ön plandayken Bilişim gibi yuksek teknoloji üreten ve satan
sektörlerde sizin yenilikçi ve ar ge yetenekleriniz ve potansiyeliniz
talebinizi belirler.
Umarım diyalogumuz dogru yönde devam eder.
Herkese selamlar.
Yusuf Kaynar
yusuf@bilisimakademisi.com