[Gelistirici] [paketler-commits] r53827 - in playground/review/applications/network/ekiga: . comar files
Erkan Tekman
tekman at pardus.org.tr
21 Eyl 2008 Paz 22:16:56 EEST
Doruk Fisek 21 Eyl 2008 Paz 12:40:26 tarihinde şöyle yazmıştı:
> Merhaba,
>
> Sun, 21 Sep 2008 09:27:49 +0300, Erkan Tekman <tekman at pardus.org.tr> :
> > 2. TÜBİTAK çalışanı olmayan kişilerin kodları ile ilgili telif
> > konusundaki tartışmaları, neden bir Geliştirici Sözleşmesi'ne
> > gereksinim duyduğumuzu, bu sözleşmenin hazırlanması için geliştirici
> > camiamıza yaptığımız çağrıyı ve çağrının nasıl yanıtsız kaldığını
> > görürsünüz.
>
> Gelistirici camiasi niye kendini kisitlayacak bir sozlesme hazirlamak
> icin ugrassin ki?
bunu özellikle sana açıklamak zorunda kalmak şaşırtıcı, ama deneyeyim...
camiayı güruhtan ayıran kurallarının varlığıdır, kimi yazılı, kimisi de yazılı
olmayan. bu kurallar camianın üyeleri ve diğer paydaşları arasındaki
ilişkileri düzenlerler. camianın paydaşları yalnızca üyeleri değildir,
örneğin sponsorları, örneğin tedarikçileri, ya da örneğin profesyonel
çalışanları da bu kapsamda değerlendirilmelidirler.
camianın kuralları tek taraflı olarak üyelerini kısıtlamaz, ya da yalnızca
üyelerinin uyacağı kurallar değildir. diğer paydaşların da sorumluluklarını
ve taahhütlerini ve sınırlarını çizer bu kurallar.
kişiler camialara girerken diğer unsurlar kadar kurallarına da dikkat ederler.
üyelerini fazlasıyla kısıtlarken diğer paydaşlara bir sorumluluk yüklemeyen
bir camia herkes için o kadar cazip değildir. öte yandan diğer paydaşlar da
dahil oldukları camiaları bu kurallara göre konumlandırırlar. pek çok taahhüt
altına girerek sponsor oldukları bir camianın üyelerinin tümüyle sorumsuz bir
şekilde davranmakta serbest oldukları bir yapı her kurumsal paydaş için kabul
edilebilir olmayabilir.
genelde kurallar, bu camia işleri ile kafayı kırmış ecnebi
arkadaşların "governance" dedikler ve bizim de kısmi rezervasyonlar
ile "yönetişim" olarak adlandırabileceğimiz alanı şekillendirir. bir camianın
yönetişim modeli o camianın yazılı olan ve olmayan kuralları ile belirlenir.
bu durum ürün ve faaliyetin camia çevresinde şekillendiği durumlar için de
geçerlidir, kurumsal olarak üretilen bir ürün etrafında oluşan camialar için
de.
özetlemek ve Pardus özgülüne taşımak gerekirse, benim sözünü ettiğim
Geliştirici Sözleşmesi iki taraflı bir belge. hatta UEKAE tarafında bir açık
çek. *önce* UEKAE bu belgeyi onaylayarak Pardus geliştirici camiasına karşı
sorumluluğunu ve taahhütlerini kabul etmiş olacak. *daha sonrasında* bu
sözleşmeyi kabul eden geliştiriciler ise camiada uymayı kabul edecekleri
kuralları kabullenecekler.
örnek vermek gerekirse önümüzdeki günlerde meşhur Marka Politikası'nı
onaylayarak UEKAE, mevcut marka mevzuatında elinde olan hangi haklardan
vazgeçeceğini ilan ediyor olacak.
> Ben kendi adima, projeye yaptigim tum katkilari GPL lisansi kapsaminda
> yapiyorum. Yaptigim tek baytlik katkinin bile telif hakkini TUBITAK'a
> devretmis degilim ve devretmeyi de dusunmuyorum.
GPL kendi başına bir camia tanımlayabiliyor olsaydı GPL'in müellifi olan FSF
ya da en camia dağıtımı debian'ı geliştiren camia bu tip sözleşmeler
oluşturma yoluna gitmezlerdi. hele debian'ın herhangi bir yasal alanda
geçerli bir tüzel kişiliği yokken -bildiğim kadarı ile, hatalıysam düzeltin-.
> TUBITAK benim tek bayt katkimin bulundugu bir Pardus'u GPL disinda bir
> lisansla kullanma hakkina sahip degildir.
UEKAE bu tip bir hakkı talep etmiyor, hiçbir zaman da etmedi. böyle bir
düşünce olsaydı zamanında ilk önerimi yaparken "bu sözleşmeyi siz hazırlayın,
biz [Pardus projesi olarak] herhangi bir değişiklik yapmadan UEKAE yönetimi
onayına sunacağız ve kabul edilmesi için elimizden geleni yapacağız"
demezdim.
bu yazdıkların dahi UEKAE'nin bu tip bir niyeti varmış algısını yaratmaya
yetiyor ve bence son derece yersiz ifadeler. gayet iyi anımsarsın ki bundan 4
yıl önce o zamanki özgür yazılım camiasının sözcülerinden birisi olarak (hem
resmi, hem de gayrı resmi düzeyde) Pardus'un lisansının belli olmamasını bu
camianın projeye destek vermiyor olmasının nedeni olarak belirtmiştiniz ve
biz de [Pardus projesi olarak] UEKAE yönetiminin lisans olarak GPL'i
seçmesini sağlamıştık. aradan 4 yıl geçtikten ve kanımca UEKAE'nin Türkiye'de
özgür yazılıma yaklaşımı artık açıklığa kavuşmuşken (örnek olarak Pardus
projesine harcanan 2,5-3 milyon $, 20 kişiye ulaşan Pardus ekibinin tümüyle
UEKAE kaynakları ile finanse edilmesi, Türkiye'nin OOXML oyunun EVET'ten
ÇEKİMSER'e çevrilmesi [evet, bu konuda UEKAE'den yalnızca Pardus projesi
çalışmamıştır] ve şimdilerde Başbakanlık genelgesi ile ilan edilen Birlikte
Çalışabilirlik Kılavuzu'nda ODF'in konumunu korumaya ve güçlendirmeye dönük
çalışmalar [UEKAE Müdürü imzalı yazının içeriğini sizlerle paylaşma yetkim
olduğunu sanmıyorum, ama kılavuz ile ilgili olarak DPT'ye gönderilen en
sağlam doküman olduğuna iddiaya girerim]) bu söylemin gerekçesin anlamadım
açıkçası...
> Bunun otesi de beni zerre kadar ilgilendirmiyor.
belki kişi olarak ilgilendirmiyordur. o zaman ben de LKD Yönetim Kurulu
Başkanı'na hitap edeyim: bunun ötesinin sizi ilgilendirmesi gerekli.
Türkiye'nin büyük olasılıkla en büyük ve kesinlikle en fazla gelecek vadeden
özgür yazılım camiasının bir yönetişim modeli olmalı. daha önemlisi bu
yönetişim modeli proje sponsor tarafından dikte edilmemeli. daha sonra
oluşacak ve oluşturulacak camialara örnek olacak şekilde bu camia yönetişim
modelini kendi oluşturmalı ve bunu proje sponsoruna kabul ettirmeli. dünyada
dahi örneği görülmemiş şekilde Pardus projesi UEKAE bünyesinde yürütülmekte
olmakla birlikte camiası tarafından şekillendirilebilmeli.
ilginç bir şekilde bu yönde adımları kullanıcı camiamızla atabiliyoruz. Pardus
2009 için camiamızdan bir "Ürün Yöneticisi" belirledik. kimi durumlarda Sürüm
Yöneticisi'nden öncelikli muamele görecek kişinin UEKAE ile herhangi bir
idari ya da mali bağlantısı olmamasını göze alabildik. kullanıcı camiasının
geliştirilmesi ve yönetilmesi işini dışkaynakla (outsource ederek yani)
yürütmeye başladık. bu konudaki temel yetkinliğin (core competency diyelim)
UEKAE'de değil de camiada olmasını hedefledik ve bu yönde ilerliyoruz. bu
uygulamaları dünyadaki benzerlerimiz ya da özgür yazılım kanaat önderleri ile
paylaştığımda nasıl şaşkınlıkla baktıklarını görebiliyorum. hayır, devletin
ya da UEKAE'nn parasıyla hesapsız riskler almıyoruz, yeni bir yönetişim
modelinin mümkün olduğunu ve Pardus proje ve ürününün bu modelle daha da
güçleneceğini düşündüğümüzden böyle davranıyoruz.
bu mesajı buraya kadar okuyanlar varsa bir kez daha çağrımı yinelemek isterim:
kodlarınız, paketleriniz, yamalarınız, ... bizim için çok önemli. ama en az
onlar kadar önemli olan birşey daha var: bu camianın bir parçası olmak
yönündeki kararlılığınız. bu kararlılığınızın karşılığını talep edin,
UEKAE'den adamakıllı biz Geliştirici Sözleşmesi metnini onaylaması yoluyla
talep edin, bizden [Pardus projesi olarak] camiayı karar verici konumuna
getirecek şekilde yapılanmış bir operasyon yapısı olarak talep edin, LKD'den
bilgi birikimi ve tecrübesini bu yapının oluşturulması yolunda kullanmak için
harekete geçmesi için talep edin...
ET
not: Akın'ın yanıtı ile ilgili olarak bir not: Geliştirici Sözleşmesi yalnızca
telif-lisans çevresinde dönecek bir metin olarak düşünülmemeli. bunlar
yalnızca bir parçası işin, belki ufakça bir parçası...
Gelistirici mesaj listesiyle ilgili
daha fazla bilgi