[Gelistirici] tasarım ve fikirler

[Koray Löker]

Merhaba,

Görsel (genellikle 2B) ya da cisimsel (genellikle 3B) tasarımlarda fikirler 
değil, olgular işler... Bir insanın yaşamı boyunca edindiği deneyim, birlikte 
yaşadığı başka insanlarla bir çok noktada örtüşen davranışlar sergilerler.

Örneğin arap ülkeleri, israil, japonya ve çin gibi ülkelerdeki alışkanlıklar 
dışında, ülkemiz ve cumhuriyet tarihinden beri daha çok içli dışlı olduğumuz 
ülkeler genelinde insanlar soldan sağa doğru ve yukardan aşağı sırayla 
okur... Bunun sonucu olarak, örneğin sinemada bir kişi ekranın soluna yakın 
durup sağa baktığında ve sağda durup sola baktığında başka anlamlar ifade 
ettiği bile saptanmış bir olgudur.

Pardus tasarım ekibinde görev alan dört kişiden biri şu anda bu alandaki en 
parlak okullardan birinde, en güncel tartışmaların odağında, bir çok farklı 
insanla içli dışlı olarak, fikir alışverişinde bulunarak çalışmalarını 
sürdürmekte olan genç arkadaşımız Gökhan'dır... 

Diğerleri, yani Umut, Banu ve ben de on yılı aşkın süredir bu alanda 
profesyonel olarak çalışmanın yanı sıra alanlarımızda yüksek lisans 
derecesine sahip olarak çeşitli akademilerde ders ve jürilere katılan birer 
uzmanız...

Biz bu işlere zevk gözünden değil, teknik bir takım doğrular ışığında 
bakmaktayız. 

Pardus ve genel anlamda tüm özgür yazılım dünyası, nasıl bilimin gelişiminden 
mantıklı noktalarda ilham alarak, kimi zaman alışkanlıklara ve geleneklere 
değil de, yeniliklere ve olması gerekenlere doğru yön çizebiliyorsa, biz de 
aynı şekilde bazen diyebilyoruz ki, "bu işin doğrusu budur, bizim özgür ve 
akılcı bir proje olarak sunmamız gereken buna göre şekillenmelidir".

Bu kimi zaman beğenilerle ya da alışkanlıklarla çelişebilecektir. Ancak bir 
vitrin kaygısı taşımayan, doğrulara ve insanlığın bilgi birikimine değer 
veren bir projede bu konulardaki çatışmalara olanak tanımak daha iyi bir 
tercih gibi görünmektedir.

Son kertede, bu projenin tasarım ekibi ve yöneticisi neyin öntanımlı olup 
olmayacağını tartışır ve kararlaştırılır, bu projenin kendisi kadar, 
tanıtımı, pazarlaması, dışarı bakan yüzüyle ilgili de taraflar içeren bir 
karardır. Kullanıcı fikirlerinden çok, projenin hedefleri ve kullanıcıyı 
olabildiğince dönüştürme içkinliğini korumak ister.

Bunun yanında tüm kullanıcılar her türlü değişikliği yapma özgürlüğüne hala 
sahip olacaklardır. Dolayısıyla CD'nin içerisinden hangi tasarımların seçili 
olarak geldiği tartışması, projenin ya da svn'de duran herhangi bir programın 
işlerliğinin tartışıldığı bir alandan farklıdır.

Bu konunun tartışma alanı da burası değildir... Kimse kusura bakmasın, 
dünyanın hiç bir yerinde bir tasarımcı, tasarladığı ürün hakkında pazarda 
domatesine laf atılan bir satıcıdan farklı tepki vermek zorunluluğu 
hissetmez, bunu tartışma konusu etmez. Eleştiri başka şeydir, fikri vermek 
başka şey... Eleştirmek için bir analiz ve dayanak noktası gereklidir, bunu 
sağlayanlara kapımız mail adreslerimiz yoluyla tabii ki açık, ya da buyurun 
blogunuzda falan yazın, size fikirlerinizi söylemeyin diyen yok, bence olamaz 
da... Ben demem!

Ancak, projenin genel teknik tartışmalarının yapıldığı bir yerde "bence güzel 
olmamış" diyen mesajların bir işe yarama şansı da yok... Ne demek ki, güzel 
olmamak? Bunun ölçütü nerede? Neden bu konuda bir anket yapalım ki? 

Gidip Türkiye çapında bir anket yapıp "Windows mu daha iyi, Pardus mu?" diye 
soralım, projenin geleceği de bu anketin sonuçlarına bağlı olsun, ne yanıt 
gelir sizce? Ayrıca topluluğa henüz geliştirmesi süren ve %35-40 civarlarında 
tamamlanmış bir ürünle, iki yıldır kullanımda olan bir ürünü hangi kıstasla 
karşılaştıracaklarını bekleyerek soru sorabileceğimizi düşünür müsünüz? Abes 
bir öneridir bu ve benzerleri, bu konu meren'in de çok güzel belirttiği gibi 
demokratik bir sorunun uzantısı değildir... 

Bir çok geliştiricinin ve katkıcının zaman zaman belirttiği üzre, bayılınan ve 
takdirle karşılanan Mac bilgisayarlar ve sistemler, tasarımcılar tarafından 
yönetilen bir projenin ürünüdür! Steve Jobs, efsane odur ki, kaligrafi dersi 
almasını takiben görselliğe verdiği değer üzerinden, bilgisayar dünyasında 
değişmesi gereken temel şeyin bu olduğunu düşünür ve buna göre bir yapılanma 
çizer... 

Sonucu da onlarca uzmanın çalıştığı bir endüstriyel tasarım takımının tüm 
karar mekanizmalarına hakim olduğu, mühendislerden hayallerini 
gerçekleştirecek sonuçlat talep ettikleri bir yapıdır.

Bizim ülkemizde ne yazık ki, tam tersi yapılarak, tasarımcılara ayakkabı 
sipariş eder gibi güzellik sipariş edilmeye çalışılıyor. Ben bu alandan 
sorumlu olduğum sürece, yapıyı olabildiğince "olması gerekene göre" 
ilerletmeye çalışacağım. Herkesin değişiklik yapma ve görüşlerini kendi 
mecralarında açıklama özgürlüklerine saygı duyarak... 

Konu benim açımdan bununla sınırlı ve kapalıdır!
-- 
Koray Löker
<-/ Özgürlük için... http://www.pardus.org.tr /->
-------------- sonraki bölüm --------------
A non-text attachment was scrubbed...
Name: kullanılamıyor
Type: application/pgp-signature
Size: 189 bytes
Desc: This is a digitally signed message part.
URL: <http://liste.pardus.org.tr/gelistirici/attachments/20080601/9791afcf/attachment-0002.pgp>