[Pardus-kullanicilari] Mesajlara cevap verirken..

aydın deniz şenler adsenler at gmail.com
14 Tem 2009 Sal 17:38:55 EEST


Yazışma tarzı da en az içeriği kadar önemlidir.
Özellikle bu listede ender de olsa "kibirli, alaycı hatta aşağılayıcı"
tarzda iletilere rastlanıyor ne yazık ki! Hatta bir keresinde de
uyarmak zorunda kaldığımı anımsıyorum.
Yoğun çalışma ortamının genç insanlarımızı gerdiğinin ve hoşgörüsünü
azalttığının da farkında olmakla birlikte (çalştığım dönemlerde ben de
aynı durumdaydım), insanın ağzından çıkanı kulağının duyması misali,
yazdığı şeyleri göndermeden önce bir kez olsun okumasında büyük yarar
var diye düşünüyorum, hani saygı bakımından...



14 07 2009 tarihinde Necmettin Begiter <necmettin.begiter at gmail.com> yazmış:
> 2009/7/14 Kılıç Köken <kilickoken at gmail.com>:
>>> Aşağıda alıntılanan eposta mesajında görüldüğü gibi, mesajlara cevap
>>> verirken, liste bilgilerinin olduğu alt kısmı mesaj içinde bırakmazsanız,
>>> hatta en doğrusu sadece ilgili kısmı alıntılarsanız listeyi takip eden
>>> kullanıcılara saygı duyduğunuz izlenimi uyandırabilirsiniz..
>>
>> Yani diyor ki; "Sizin saygı duymadığınızı biz biliyoruz, hiç olmazsa saygı
>> duyduğunuz izlenimi uyandırın." Bu sözlerle, kendi istediği biçimde
>> davranmayanlara saygı dumadığını ortaya koyarken; saygı duyduğu izlenimi
>> uyandırma gereği de duymamış. Bağcıyı dövmeyi amaçladığı anlaşılıyor.
>
> diyerek Taner "Saygı duymasanız bile en azından saygı duyuyormuş gibi
> görünmeniz hoş olurdu," diyor. Taner'in (ve bu 'etik davranış'lara
> uyan ya da uymaya çalışan ve uyulması gerektiğine inanan benim gibi
> insanların) bu beklentisini saygısızlık olarak algıladığınız taktirde,
> beni de "saygısızlar" listenize eklemelisiniz, çünkü ben de okumam
> gereken kısım iki satırken 20 satırlık bir mesaj almayı sevmiyorum
> (sayılar uydurma elbette, ama oran çok da yanlış değil). Günde mesela
> 400 tane eposta okuyan birisi için o 18 satırın ne kadar büyük bir
> kalabalık oluşturduğunu hatırlatırım. O fazlalık satırlar liste
> etiğine aykırı olduğu kadar benim zamanımı çalan ve saygısızlık olarak
> kabul edilmesi gayet normal olan bir durum oluşturuyor.
>
> Bir de şu var: Liste etiği, herkesin daha verimli çalışması için
> oluşturulmuş kurallar bütünüdür. Bir listeye üye olan insanların o
> listenin kurallarına (etiğine) uymasını beklemek gayet doğal bir
> davranıştır. Üstelik bu insan(lar) bu eposta listelerine üye olan
> insanlara gönderilen ilk epostalardan birinde açık bir şekilde
> anlatılan kuralları belirsiz aralıklarla hatırlatmak zorunda
> kalıyorlar.
>
> Söyler misiniz, size saygı duymayana (ya da _en azından saygı
> duyuyormuş gibi_ davranmayana) siz saygı duyar mısınız? Ya da duymak
> zorunda mısınız? O insanlara 'bize saygı duymuyorsanız bile en azından
> saygı duyuyormuş gibi yapın' demenin neresi yanlış?
>
>> Eğer söylemek istediği bu değilse de, istemeden bu sonuç ortaya çıkmışsa;
>> bu
>
> Söylemek istediği sizin söylediğiniz değil, siz yanlış anlamışsınız.
> Basitçe, 'lütfen liste kurallarına uyalım' diyor.
>
>> bağışlanabilir. Ama siz de uyarı yapma görevini, yazarken aynı zamanda
>> düşünen insanlara verirseniz daha hoş olur.
>
> Taner'in davranışında bağışlanması gereken herhangi birşey yok. Zaten
> siz de "uyarı yapma görevini yazarken aynı zamanda düşünen insanlara
> verirseniz daha hoş olur" diyerek Taner'e doğrudan "yazarken
> düşünmüyor" ithamında bulunmuşsunuz, ki bu da bir saygısızlık, üstelik
> Taner yazarken gayet de düşünen bir insandır..
>
> Hadi diyelim ki Taner yazarken düşünmüyor. Taner'in uyardığı
> insanların eposta yanıtlarken temel kurallara uymuyor olması değil
> midir Taner'in bu uyarıyı yapmasının sebebi? Yazarken düşünen bir
> insanın o fazlalıkları temizlemesi gerekir. Temizlemiyorsa ya da
> temizlemeyen insanları korumak istiyorsa, o insanlara 'temizlemeniz
> gerekir' gibi gayet masum ve yerinde bir uyarı gelince alınmaya, bu
> uyarıyı yapana 'yazarken düşünmüyor' ithamında bulunmaya hakkı yoktur,
> onlar alınmıyorsa ve siz mevzu bahis kurallara uyuyorsanız da siz
> lütfen üzerinize alınmayın.
>
> Bir öğretmen öğrencilerine susun diyorsa ama öğrenciler susmuyorsa
> öğretmenin bunu sineye çekmesi mi gerekir? Hayır, biraz daha sert bir
> dille uyarması gerekir. Susmayan öğrencinin 'hocam benimle sert bir
> tonda konuşamazsınız' demeye hakkı yoktur, kurallara uysun, ondan
> sonra benim neye hakkım olup neye hakkım olmadığını sorgulayacaksa
> oturup konuşalım. Ama önce kurallara uysun.
> _______________________________________________
> Pardus-kullanicilari e-posta listesi
> Listeden çıkmak için
> http://liste.pardus.org.tr/mailman/listinfo/pardus-kullanicilari adresini
> kullanın.
> Listeye iletmek istediğiniz soruları  Pardus-kullanicilari at pardus.org.tr
> e-posta adresine gönderin.
> Liste mesajlarında arama yapmak için http://liste.pardus.org.tr/arama web
> sayfasına gidin.
>


Pardus-kullanicilari mesaj listesiyle ilgili daha fazla bilgi