[Pardus-kullanicilari] Pardus 1.1
Ahmet Nuri Deniz
ahmetnuri at gmail.com
7 Mayıs 2006 Paz 00:13:05 EEST
Pardus forumlarda mail listelerinde ve Pardus kullanan arkadaşlardan
edindiğim izlenimi derleyip sizlerle paylaşma ihtiyacı duyum. Mail liste
açtığım başlıktan aldığım ders ile bu sefer anlatmak istediğim şeyden önce
olabilecek yanlış anlaşılmaların önüne geçmeye çalışacağım. Aksi taktirde
aynı düşünceleri paylaştığımız arkadaşlarla bile farklı tezleri
savunuyormuşçasına bir atmosfere sürükleniyoruz.
Diğer Linux dağıtımlarından stabiliteyi sağlayabilmiş projeler var.Bu işide
ilk defa biz yapmıyoruz. Stabiliteyi sağlayan projelerin ortak özelliklerini
Pardus barındırıyor. Pardus Türkiye de çok geniş bir kitle tarafından ilgi
gördü. Bu destek ve gelişim sürecinin bu kadar büyük olmasının bir çok
sebebi var. Özellikle Uludağ ekibi kendilerine gelen sorunlara müdehale
yaklaşımı ve Pardus yazılmaya başlamadan önce yapılan başarılı atışlar bunun
ana etmenlerinden.
Eksiğiyle noksanıyla, iyisiyle kötüsüyle ülkemizde daha birkaç yıl evvel
hayal bile edilmesi güç gözüken bir iş başarıldı ve Pardus 1.0 çıktı. Hemde
bir bakıma devlet eliyle. Bu sürüm çıkmasının en büyük avantajlarından biri
Türk Linux camiasının sadece bir sürüm üzerine yoğunlaşmasının sağlanmış
olması olduğu kanısındayım. Zaten ülkemizde Linux konusunda tecrübeli eleman
sıkıntısı varken birde gücümüz birkaç dağıtıma bölünmesi bizim için
yavaşlatıcı bir etmen olmaktaydı.
Genel bir durum değerlendirmesinin ardından artık konuya girmenin zamanı
geldi. Pardus 1.0 sürümü çıktığı zamandan itibaren birçok alanda tartışıldı.
Özellikle standart RPM veya diğer paketlere uyumsuzluğu yönünden çok
eleştirilen ilk sürümün noksanları aşağı yukarı belli oldu. Bu eksiklerin
bir kısmının giderilmesi için yeni projeler başlatıldı ve 1.1 sürümüne
yetişeceği duyuruldu. Yeni başlayan projelerin hepsinin uygun çok isabetli
olduğunu söyleyebilirim. Özellikle güvenlik duvarı ciddi bir ihtiyaçtı ve bu
eksiklik umarım kesin olarak çözüme kavuşur.
Tüm eksikleri birden gidermek mümkün değil zira kimsenin elinde sihirli bir
sopa yok. Eksiklikler ve hatalar görüldükçe yavaş yavaş düzeltilecektir. Ama
hemen her karşılaşılan sorunun bir anda çözümlenmesini beklemek Ya da her
şeyi Uludağ ekibinden beklemek biraz insafsızlık olur. Bir düşünecek olursak
sisteminize Windows kurduktan kaç yıl sonra yeni sürüm çıkıyor? Yaklaşık 3-5
yıl arası değil mi? Bu zaman zarfında zorunlu olan güvenlik güncellemeleri
ve program bug ları yamaları yapılıyor. Windows için bir bütçe ayırıp para
vermenize rağmen sistemde açık bulma ihtimalimiz var. Mesela 3 gün önce
yamanan bir açık aslında 3 sendir olan bir açık sistemde açık veya bug
olduğunu sizin bilmemeniz sistemin kusursuz olduğu anlamına gelmez. Ve siz
2002 yılında bir windows xp aldıysanız 4 senedir parasını ödemenize rağmen
bu açıkla yaşıyorsunuz demektir. Kesinlikle bu kadar ekmekle bu kadar köfte
olur düşüncesini savunmuyorum ve şu ana kadar Uludağ ekibinden bu düşücede
hareket eden birisinede rastlamadım. Bunu anlatmaktan maksadım yazılım
işininin zaman ve zahmet isteyen bir iş olduğu ve sorunların çözülmesinin
zaman alacağıdır. Yeni dağıtıma başlıan ve kendine has ilkeler edinerek
yoluna devam eden dağıtımlar genellikle 5. yılını doldurduktan sonra kararlı
ve isteklere karşılık verecek seviyeye geliyorlar.
Sorunlar iki kategoride toplananıyor. Birinci grup sorunlar diğer Linux
dağıtımlarında olamyan fakat Pardus ta olan sorunlar yani Pardusun iç
sorunları. Diğer grup isi Linux camiasının kullandıkları ortak sistemlerden
kayankalanan sorunlar. Öncelikle Pardus dan kaynaklanan sorunlara değinmek
istiyorum.
-
Donanım Tanıma : İşletim sistemi donanımlarla dost olmalı ve donananım
tanımada sorun çekmemeli. Bu sorun genel sorunlar arasında gözükse de
sorununa çözüm getirebilen Linux dağıtımları var.
-
Türkçe dil desteği : Bildiğiniz üzere Türekçe karakterlerin bazılara
bilgisayar dünyasında genelde sorunlu. Ama Pardus bu aşamada bizim için çok
büyük bir avantaj. Yapılan Türkçeleştirmelere rağmen paketlerin içerisinde
ingilizce menüler,yardım dosyaları kendisini gösteriyor.
-
Düşük configirasyonlarda çalışabilmeli : Linux sistemleri genel olarak
Windowsa nazaran düşük donanıma ihtiyaç duymaları ile öne çıkarlar. Ama
Pardusun 1.0 sürümünü tavsiye edilen min. configirasyonu gördümde şok
olmuştum. Unutmamak gerekir ki şu anda ülkemizde çok sayıda
değerlendirilebilecek eski pc var. Bunlar Pardusun yaygınlaşması için bir
fırsat olabilir. denemeler ve kritik olmayan noktalarda sistem görülebilir.
Bunun için bence kurulumda düşük özellikteki makineler için bir seçenek
olmalı. Tüm paketler bir anda kurulacağına bazılar daha sonrada kurulabilir.
Tabi bu konuya farklı bir boyuttan bakan arkadaşlarında sayısı az değil.
Yazılımın az donanım kullanması için sebeb kalmadığı görüşüde ağırlıkta. Bu
görüşe göre Pardus sisteminin tam olarak oturması emsal diğer yazılımlarda
olduğu gibi 5 yılı bulacak ve bu zaman zarfında donanım teknolojisinde
yaşanacak gelişmelerle bu günkü min. donanım configirasyonunun bir önemi
kalmıyacak.
-
Network ortamında çalışma: Gerek Kablolu gerekse Kablosuz ağlar
üzerinde alt düzey kullanıcıların bile rahat çalışabileceği bir Network
tanıma sistemi oluşturulmalı. Notebookların artık lüx olmaktan çıktığı bu
zamanda işten eve geldiğimde ağa bağlanmak için ecel terleri tökmek çok
büyük bir hayal kırıklığı oldu. Özellikle Proxy konusunda çok büyük sorun
yaşadık Umarım 1.1 de bu konu tamamen çözülür.
-
Paketler : Lafın başında da dediğim gibi bu konuda herşeyin birden
olmasını beklemiyorum fakat en azından bir ivme kazandırılabilir. Bu konuya
iki boyutlu bakmak lazım. Tamam indirdiğimiz paketi hemen sisteme grafik
ekrandan kurabiliyor olmak çok güzel bir olay ve otomatik güncelleme imkanı
da bu güzelliği pekiştiriyor. Fakat Linux versiyonu olan birçok paketi
Pardusa direk kuramamız. Baya büyük bir sorun. En azından sourceforge daki
hit yapan desktop uygulamalarının Pardus versiyonları depoya eklenmeli.
Mevcut paketlerde bence yeteri kadar güncel kalamıyor. Özellikle Wine,
OpenOffice, FireFox gibi sürekli güncellen paketler hemen eski versiyon
durumuna düşüyor. Özellikler FireFox ve ThunderBird e ait çok sayıda eklenti
var. Bu eklentileri direkt olarak kurmak için özel bir depo oluşturulabilir
ve bu programların Pardus sürümlerindeki kodla bu depoları kontrol edecek
şekilde yazılabilir. Bu sayede bizde güncelleme ve eklenti kurmada önemli
bir rahatlık sağlamış oluruz. Bu yazılımlar için özel bir grup kurulup bunun
takibi bu ekibe verilse güzel olur. Bu konu üzerinde ciddi bir çalışma
yapılması gerektiği kanısındayım. Ancak şu da bir gerçek ki eğer paket
deposu Pardus a özel olmasa inanın şu ankinden çok daha üzücü sorunlarla
karşılaşacaktık. Bu sistem bir çok sorunu (kurulum, Türkçeleştirme vb) daha
doğmadan boğuyor. Zaten Pardus çıkalı daha 5 ay oluyor ve 1.1 sürüm
hazırlıkları yapılıyor. Bütün rpm leri pisi ye çevirilmesi de mümkün
olmadığına göre daha 4 aylık bir proje için oldukça iyi bir paket deposuna
sahip olduğu kanısındayım.
-
Kurtarma aracı : Çöken sistemleri kurtarmak için bir kurtama araçı
olsması çok faydalı olur. Mesela grub ön yükleyici bir şekilde devre dışı
kalırsa onu tekrar geri alır. Elekterik kesintilerinden sonra diski tarar ve
sorunları tesbit eder ve çözmeye çaışır, sistemde gerekili olan dosyaları
kontrol edip eksik ve ya bozuk olanlar tekrar yükler.
-
Sistem Yedekleme : Ghost benzeri bir yedekleme programı eklense çok
güzel olur.
-
Kurulum Sırasında Esneklik : Pardus-1.1 i kurarken istediğimiz dosya
sistemini seçebilse mesela xfs, jfs gibi dosya sistemlerine yükleme
yapılması grafik ekrandan sağlansa bu sistemleri kullanan arkadaşar için
faydalı olur.
Bunların dışında sadece Pardusdan değil, Linux den miras kalan alt yapı ve
Program sorunları mevcut bu sorunların çözümü konusunda Uludağ ekibi
Projeleri geliştiren ekiblerle temasa geçip sorunların çözümlerini bu
projelerin sorumlularıyla arıyorlar.
-
Standartlaşma : Bu Linux dünyasında en büyük sorun ve işlerin ağır
aksak yürümesine sebeb oluyor. Bir çok araştırmacı Microsof'tun başarısını
koyduğu standartlara uymasına bağlıyor. Linux de bu böyle değil her kafatan
bir ses çıkıyor.
-
Gerçi şu anda durum biraz değişiyor gibi "Açık kaynak dağıtımcıları,
Free Standards Group adı altında bir şemsiye grup oluşturuyor. Bu grup
geliştiricilere destek olacak ve farklı Linux dağıtımcılarından farklı
versiyonlarda çalışabilen yazılımların önünü açacak. Sunucu tarafında daha
güçlü olan Linux'un masaüstü tarafında pazar payı gelişmiş ülkelerde dahi
düşük seviyede. Açık kaynak standartlaşma konsorsiyumu Free Standarts Group
adına konuşan Jim Zemlin, Windows'un başarısı kullanımda tepeden tırnağa
standartlaşmayı başarmış olmasına bağlıyor. Zemlin projeleri için, "Nasıl
Windows ve uygulamaları her Windows bilgisayarında çalışıyor, Linux'ta da
aynı standartı yakalamalıyız, pazar genişlemesi için standartlaşma şart"
diye konuştu.
-
Açık kaynak standartlaşma konsorsiyumu Free Standarts Group'ta IBM,
Sun Microsystems, Dell ve Red Hat gibi dev şirketler de bulunuyor.
Konsorsiyum, önce Linux Standard Base adlı bir anahtar standart oluşturacak
ve sonra da ürünler arasında standartları izleyecek.
Örneğin, Linux 3.1 sürümü ilk masaüstü standartı olarak kabul edildi.
Bu standartı ilk tescil ettiren dağıtımcı şirketi ise Xandros oldu; bu
şirketin Novell, Red Hat, Debian Project ve Ubuntu gibi diğer dağıtımcılar
da takip edecek. Konsorsiyum Linux'un iki yaygın grafik kullanıcı
arayüzünden (KDE ve GNOME) ikisinin de temel alınabileceğini, dağıtımların
bu ikisinde de çalışabilmesini şart koştu.
*Kaynak: ASSOCIATED PRESS / NTV-MSNBC*"
-
Program Eksikleri : KDE nin arasıra çökmesi, Openoffice in Ms Office
ile yaşadığı bazı sorunlar, Firefox un yazı tipleri gibi bazı önemli
konuların çözümü için bu projelerin daha yeni sürümlerini beklemek gerek.
-
Windows Programları : Wine projsi 10 yıllıdır yaşayan bir proje ve
ortalama 15 günde bir yeni sürüm çıkartılıyor. Fakat daha hala
1.0sürümü çıkmış durumda değil. Bunun sebebi başarıyla
çalıştırılabilen bir çok
program olmasına rağmen çoğu program düzgün olarak başlatılamıyor. Bunun
sebebi programların çalışması için gereken bazı dosyaların lisans sorunu
olması. Yani daha alınacak çok yol var. Zaten bu program işini tam manasıyla
yapabilse ve Windows programlar kabul edilebilir bir seyede sorunlarlada
olsa çalışa tahmin ediyorum ki yazılım dünyasının seyri değişir. Bence bu
konuda yapılabilecek ne varsa hepsi kurulumda yüklenebilmeli Özellikle bazı
siteler firefox ile düzgün çalışmıyor. ie için wintool ,wine , gibi paketler
Türekçe desteği tam olmasa bile bence eklenmeli .
-
Windows dan pardusa geçiş : Kullanıcılar için bir program hazılanmalı.
mesela Windows Xp de Dosya ve ayar aktarma sihirbazı var. Bu çalıştığı zaman
sistemden bilgileri alıp arşiviliyor. Bu bilgiler Pardus a akataracak bir
arac olsa geçiş sürecinin oldukça hızlanacağı kanısındayım.
-
Destek : Bu konuda çok iyi bir profil var. Sorunların geneline akılcı
çözümler sunulabiliyor.Umarım bu konularda daha titiz çalışmalar olur.
ve yeni sürüm hepimiz için daha stabil daha kullanışlı daha hızlı daha
verimli daha faydalı olur
--
Ahmet Nuri DENİZ
-------------- sonraki bölüm --------------
Bir HTML eklentisi temizlendi...
URL: http://liste.uludag.org.tr/pipermail/pardus-kullanicilari/attachments/20060507/68efcdf8/attachment-0001.htm
Pardus-kullanicilari mesaj listesiyle ilgili
daha fazla bilgi