> Aynı şey BSA için de geçerli. BSA'nın üst düzey yöneticilerinden biri benim
> bir arkadaşımın tanıdığı ve bilgisayar ticaretiyle uğraşmış biri. Zamanında
> çok kopya program satmış biri. Yani şeytanın avukatı şeytan.
Cekirdekten gelenlerle ortak olmazlarsa BSA nasil gorev yapar ? :-)
Bir guvenlik sirketinin "cracker"i ise almasina benziyor.. ;-)
Ben de yeri gelmisken tanik oldugum benzer bir olayi anlatayim.
Iki yil once surucu belgesi almak icin gittigim dershanede karsilastigim
bir lise ogrencisinin BSA'da calistigini ogreniyorum.
"Neden BSA'da calisiyorsun?" dedigim zaman buyuk bir nefret ve kin duygusu
icinde daha once basindan gecen bir olayi anlatiyor bana. Bu genc bir
zamanlarin hizli C=64'cusu ve basic+makina dili ile programlar yaziyor.
Bilgiyi paylasma duygusunu ogrenmedigi ve nasil bir tat oldugunu bilmedigi
icin bunlari sakli tutuyor.
Ama gun geliyor bir arkadasi bu programi kendisinden caliyor ve
hatirladigim kadariyla kendi amaclari icin yasadisi kullaniyor.
Bu olay gencin BSA'ya girmesinde ve ileride baskinlara katilacak
olmasinda en buyuk etken oluyor. Ustune ustluk benden bir virus programi
yazmami istiyor, bunu da kendisinden kopya yazilim alan bir firma
mudurunun bilgisayarindaki verileri silmek icin kullanmayi planliyordu.
***
Bilgisayar destekli egitimin ucuncu ayagi, tum liselerin internet'e
baglanmasini ongoruyor.
Bu da, Sanliurfa'daki bir ogrencinin, internet sayesinde Tunceli'deki
"hobidas"i ile bulusmasi ve fikir alis-verisinde bulunmasi anlamina
gelecek. En basit bakis acisiyla yazilim gelistirme ortami tek bilgisayar
olmaktan cikacak, sanal projelerin ortalikta cirit attigi bir ortama
tasinacak. Sadece yazilim mi? biyoloji, astronimi, sosyoloji, tip,
edebiyat hakkinda isbirligi yapilacak, bilgiler paylastikca artacak.
Bu durum da GNU gibi bir olusumun taninmasini gerektiriyor.
Ancak, once kendi icimizdeki sorunlari temizlememiz gerekiyor. Gelin
gorun ki calisma ilkelerinin basinda, "bilisim toplumu olma yonundeki
bilincin ulke genelinde artmasini saglamak" olan bir olusum bile kendi
icinde celisebiliyor, bilgiyi yaymaya degil, kar amacli islerinde
kullanmayi planliyor.
1986 yilinda Richard Stallman'in bir seminerde yaptigi konusmaya gore MIT
AI laboratuvarlarindaki bir bolumde odalar kilitlenmiyor, dosyalara koruma
uygulanmiyor. Terminaller surekli acik ve isteyenin kullanimina hazir
tutuluyor.
Bunlar sadece basit ornekler. Karsilikli iki ornek. Dogru ve "az dogru".
Yoksa Omer Altin'in dedigi gibi Don Kisot ve yeldegirmenleri mi.. ?
Iyi calismalar,
Gorkem